Bir zamanlar Anadolu köylerindeki tüm evlerde bulunan tandırların sayısı giderek azalıyor. Çevresi kerpiçle örülerek oluşturulan, yaklaşık bir metrelik çukur tandırlarda yakılan ateş, ısınma ihtiyacını karşıladığı gibi lezzetli yiyecekler pişirilmesine olanak tanıyor. İncecik açılan hamurun, sıcak kerpiç duvara yapıştırılarak pişirilmesi ile üretilen tandır ekmeğini, köy yaşamıyla bir şekilde temas etmiş olanlar hatırlayacaktır. Anında göz göz kabarmaya başlayan hamur, saniyeler içinde lezzetli bir ekmeğe dönüşüyor. Böyle işlevsel bir mutfak yapısının köy yaşamından yavaş yavaş kopması üzüntü veriyor. Fakat metropol kentlerdeki bazı mekanlar, tandır geleneğini modern yaşama taşıyarak, geleneksel ekmek hasretine çare olabiliyor. Bu hafta, kırmızı et ağırlıklı menüsünü, gerçek tandır ekmeği ile zenginleştiren bir mekanı ziyaret ettim.
ET SULU LEZİZ MERCİMEK
Kudüs Caddesi Park Oran Ofis’te yaklaşık bir yıl önce açılan Dönerci Ali Efendi’de yemek, zeytinyağı ile marine edilmiş sumak ve kırmızı toz biberli soğan, yeşillik tabağı ve yoğurtlu patlıcan kızartması ikramları ile başlıyor. Mekanın iddialı mercimek çorbasını denemenizi öneriyorum. et suyu ile pişirilen; havuç ve patates katkılı çorba, lezzetli bir başlangıç yapmanızı sağlıyor. Bol cevizli, yağsız içli köfte de ana yemek öncesi tadına bakılabilecek bir başka alternatif oluyor. Masasında mutlaka salata görmek isteyenlere önerim gavurdağı olacak. İri parçalı cevizlerle kaplanan salatada; bolca biber, soğan, domates, kırmızı biber ve maydanoz bulunuyor. Gavurdağı salataya ekleteceğiniz bol nar ekşisi, lezzeti artırıyor.
TANDIRDAN UNLU EKMEK
Ana yemekte tadına baktığım ilk seçenek, yağlı kuzu kaburga eti ile zenginleştirilen yaprak döner oldu. İncecik kesilen etler; pilavın üzerinde, domates, közlenmiş biber ve patates kızartması işliğinde servis ediliyor. Mekandaki tandırda pişen unlu ekmekler, soğumaması için dönerin üzerine örtülüyor. Döneri sipariş ederken, istediğiniz gramajı da belirtmeniz gerekiyor. Dikdörtgen formdaki köfteler de ana yemek için bir başka alternatif oluyor. Pilav, domates. közlenmiş biber ve patates kızartması eşliğinde servis edilen köftedeki kuzu karışımını fark edebiliyorsunuz.
İSKENDER’DE SÜRPRİZ YOK
Dönerci Ali Efendi’de tadına bakabileceğiniz iskender kebaptan ayrıca bahsetmek gerekiyor. Kepek katkılı, hafif çıtır tırnaklı pide parçalarının tabağın zeminine sıcak sıcak dizildiği iskender, Bursa’daki örneklerine yaklaşan bir deneyim. Zemindeki pideler sıcak ve çıtır olduğu için üzerindeki döner tabakasını yediğinizde tabağın alt tarafından domates soslu bir hamur kitlesi ile karşı karşıya kalmıyorsunuz. İskenderiniz masaya ulaştıktan sonra, Bursa geleneğinde olduğu gibi üzerine tereyağı sonradan ekleniyor.
BURSA’DAN KEMALPAŞA
Dönerci Ali Efendi’de tatlı kapanışı Kemalpaşa ile yapmanızı öneriyorum. Üretildiği Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesi dışında genellikle çifte kavrulmuş, dışı sert, içi hamurumsu örneklerini bulabileceğiniz tatlı, mekanda orjinaline yakın bir formda sunuluyor. Kemalpaşa, dondurma ile birlikte servis ediliyor. Hatay’dan gelen peynir ile yapıldığını öğrendiğim künefe de tatlı kapanışın bir başka alternatifi oluyor. Üzerinde toz Antep fıstığı bulunan künefe, dondurma eşliğinde servis ediliyor.
MENÜDE NE VAR
- Mercimek çorba 6 TL
- Gavurdağı salata 9 TL
- Pilav üstü döner (100 gr) 17,50 TL
- Kemalpaşa 6,50 TL
- Künefe 8 TL
Dönerci Ali Efendi adres ve telefon:
Kudüs Caddesi, Park Oran Ofis 180/Y No:65 Çankaya/Ankara
0312 490 49 67