No4 Restaurant Bar Lounge - İz bırakan tat unutulmaz


Yeme içme konusunu temel ihtiyaçtan fazlası olarak görenlerdenseniz, Michelin’in yıldız uygulamasından haberdarsınızdır. Dünyanın en ünlü restoranlarını; bir, iki ve üç yıldızla puanlayan sistem, 1950’li yıllarda Fransa’da başlamış. Michelin o kadar önemli ki yıldızının alınacağını öğrenen şefleri intihara dahi sürükleyebiliyor. Sistem için çalışan rehberler, restoranlara gidip birçok kriteri habersizce değerlendiriyor. Geçer not alan mekanlar yıldızla ödüllendiriliyor. Sistemin, yeme içme dünyası için ne kadar önemli olduğunu görebilmek için listedekiler arasında ancak bir yıl sonrasına rezervasyon yaptırılabilen restoranlar olduğunu hatırlatmak gerekiyor.

Route - ‘Kızılay’ algısını kıracak alternatif

Ankara’da yaşayan herkesin yolu bir şekilde Kızılay’a düşer. Günün her saati barındırdığı yoğun nüfusla Başkent’in kavşak noktasındaki Kızılay, uzun süredir ayak üstü döner, çiğköfte ve simit ile anılır olmaya başlamıştı. Kızılay’da yeme-içme ritüelinin “ucuza, hızla tüket” şeklinde dönüştüğüne, bölgede zaman geçiren herkes katılacaktır. Bu arada senelerdir kalitesini bozmadan, hizmet vermeyi sürdüren mekanların hakkını teslim etmek gerekiyor. Fakat, arkadaş grubu ya da aile ile “Haydi yemeğe çıkalım” dendiğinde kaç kişinin aklına Kızılay geliyor? Yakın zamana kadar durum gerçekten böyledi. 

Alze Gar Lokantası - Akdeniz’in zeytinyağı Anadolu tenceresinde

Afrika ve Avrupa arasındaki “lezzet köprüsü” olarak adlandırabileceğimiz Akdeniz mutfağının otlar, deniz mahsulleri ve zeytinyağının bir araya gelmesi ile ortaya çıkan mezeleri; bir kez denendiğinde vazgeçilmez hale gelebilir. Bu deneyime bir de taze balık eklenirse, bir anda kendinizi ziyaret ettiğiniz mekanın müdavimleri arasında bulabilirsiniz. Bu hafta mezeleri ve taze deniz ürünleri ile Akdeniz’i, kuzu çevirme geleneği ve tencere yemekleri ile Anadolu’yu kendi mutfağında harmanlayan bir mekanı ziyaret ettim.