Ankara’da yaşayan herkesin yolu bir şekilde Kızılay’a düşer. Günün her saati barındırdığı yoğun nüfusla Başkent’in kavşak
noktasındaki Kızılay, uzun süredir ayak üstü döner, çiğköfte ve simit ile anılır
olmaya başlamıştı. Kızılay’da yeme-içme ritüelinin “ucuza, hızla tüket” şeklinde
dönüştüğüne, bölgede zaman geçiren herkes katılacaktır. Bu arada senelerdir
kalitesini bozmadan, hizmet vermeyi sürdüren mekanların hakkını teslim etmek
gerekiyor. Fakat, arkadaş grubu ya da aile ile “Haydi yemeğe çıkalım” dendiğinde
kaç kişinin aklına Kızılay geliyor? Yakın zamana kadar durum gerçekten böyledi.
Bu aralar Kızılay’ı dikkatli gözlerle inceleyenler; menü, mutfak, lezzet, sunum,
dekorasyon, personel, atmosfer ve müzik gibi birçok unsura dikkat eden
mekanların kendini göstermeye başladığını görebilir. Bu hafta yaptığım mekan
ziyareti; Kızılay’daki insan hareketliliğini fırsat bilip, tek tipleşen
mekanların artık şapkayı önüne koyma vaktinin geldiğini gösteriyor.
KATLARDAN KAT BEĞENİN
Yaklaşık 1 ay önce Selanik 2 Caddesi’nde açılan Route adlı mekana
gerçekleştirdiğim ziyarette, Başkent’te oluşan “Kızılay” algısına karşı bayrak
açıldığını düşünmeden edemedim. Dört katlı bir binaya konumlandırılan Route’un
her katı, Kızılay yoğunluğuna ayrı bir alternatif oluşturuyor. Ön ve arka
bahçeleri ile geniş bir alana yayılan giriş kat, Selanik hareketliliğinden
kopmamak isteyenler için. Kitap kurtları ve sessizliği sevenler için duvarları
kütüphaneler, köşeleri koltuklarla oluşturulan ikinci kat müzik yayınının
olmadığı sakin bir bölge. Bistro masalar ve sahne ile oluşturulan üçüncü kat
eğlence severlere hitap ediyor. Açık havada, gözlerden uzak kalıp, sakince vakit
geçirmek isteyenler için de teras katı bulunuyor. Ruh halinize göre, tercih
sizin...
İŞTAH AÇAN BAŞLANGIÇLAR
Mekanın menüsünde çok sayıda seçenek bulunuyor. Başlangıç,
salata, pizza ve makarnalarda İtalyan mutfağı ön plana çıkıyor. Salatalar
arasında Lübnan esintilerini de görebilmek mümkün. Ana yemekler ise hafif
Uzakdoğu etkisi ile Amerikan mutfağına daha yakın. Siz menüden yemek seçiminizi
yaparken, zeytinli ve baharatlı İtalyan ekmekleri şık bir ahşap platform
üzerinde masanıza ulaşıyor. Eğer bir kaç seçenek deneme niyetindeyseniz,
lezzetine karşın kendinizi ekmeğe fazla kaptırmamanızı tavsiye ederim. Keza
diğer tatlara yer bırakmak gerekiyor. Hafif bir başlangıç için açılışı caprese
salatası ile yapabilirsiniz. Taze fesleğen ile sotelenmiş mozzarella ve domates
dilimlerine renkli biberler ve çilek dilimleri eşlik ediyor. “Hafif başlangıç”
bana uymaz diyenler için tavsiyem ise asma yaprağına sarılı ızgara hellim
olacak. Tuzlu asma yapraklarına sarılan ızgara hellim, çeri domates, fesleğenli
sos ve yeşillikler eşliğinde servis ediliyor. İştah açıcı etki gösterdiğini
belirtmek isterim. Etli başlangıç denemek isterseniz, Fransızların “şiş kebap”
alışkanlığını sarımsaklı, fesleğenli ekmek üstüne taşıyan tavuk ya da dana etli
brochette öneririm. Üzerinde domates özü ve parmesan peyniri ile meşe platformda
servis edilen lezzetli bir seçenek.
IZGARA SEVERLERE MANTARLI
SEÇENEK
Başlangıçları fazla kaçırıp, iştahınızı kapatmadıysanız,
denediğim üç ana yemekten söz edeceğim. Menüde yıldızla işaretlenen yemeklerden
biri olan sosyete karışık, ızgara sevenler için ideal. Meşe platformda; köfte,
bonfile ve tavuk külbastı parçaları istiridye mantarlarla örtülüyor. Taze
fesleğen ve dağ kekiği ile çeşnilenen etlerin üzerinde bir miktar hardal
bulunuyor. Türk mutfağından vazgeçemeyenlerin deneyebileceği ılık yoğurtlu
kebabın zemini, tereyağ ve domates soslu ekmekler ile oluşturuluyor. Biberiye ve
barbekü sosla sotelenen dana bonfile parçalarının üzerinde de naneli ekşi yoğurt
bulunuyor.
MADALYALI ŞEF’İN MUTFAĞI
Tadına baktığım bir diğer yemek ise körili fesleğenli tavuk.
Hindistan cevizi sütü ile marinelenen tavuk parçalarının yumuşaklığı dikkat
çekiyor. Körinin ihtiyatlı kullanımı ve fesleğen katkısı ile ortaya lezzetli bir
yemek çıkıyor. Sunumda ise tavuk parçalarına California biber ve kabuklu
patatesler eşlik ediyor. Dünyanın farklı ülkelerinde edindiği deneyimleri,
uluslararası yarışmalarda kazandığı madalyaları olduğunu öğrendiğim Şef Emrah
Altundağ, lezzet ve sunum konusunda Kızılay standartlarını bir hayli yukarı
çekiyor. Mekanın dekorasyonu, servisin kalitesi ve fiyatlar da göz önünde
bulundurulduğunda Route, Ankara’da denenmesi gereken mekanlar arasında birkaç
adım öne çıkıyor.
DOPİNG İÇERİKLİ İTALYAN PİDESİ
Route’un tatlı kapanış seçenekleri arasında da bir çok alternatif
var. Fakat ben aradığım farklı seçeneği pizza sayfasında buldum. İtalyanların
“kapalı pidesi” olarak adlandırabileceğimiz calzone anlayışına tatlı bir
müdahalede bulunulmuş. Calzone doping adlı pizzanın iç bölümünde ceviz, badem,
nutella ve muz bulunuyor. Pişme sırasında balon gibi şişirilen hamurun üzeri bal
damlaları ile süsleniyor. Frambuaz marmelatı, kivi, çilek ve kaymak eşliğinde
servis edilen calzone doping, özellikle waffle severlerin denemesi gereken tatlı
bir tat. Bunun dışında da mekanda sufle, cheesecake, brownie gibi seçenekleri
bulabilirsiniz.
MENÜDE NE VAR
- Izgara hellim 11,50 TL
- Brochette (dana) 7,50 TL
- Sosyete karışık 18 TL
- Ilık yoğurtlu kebap 18,50 TL
- Körili tavuk 13,50 TL
- Calzone doping 16,50 TL
- Brochette (dana) 7,50 TL
- Sosyete karışık 18 TL
- Ilık yoğurtlu kebap 18,50 TL
- Körili tavuk 13,50 TL
- Calzone doping 16,50 TL
Route Kızılay adres ve telefon
Selanik 2 Cad. No: 70 Kızılay/Ankara
0312 424 00 23
0312 424 00 23
View Çatkapı - Ankara Lezzetleri in a larger map